Türkiye’de her geçen gün çiftçiler mesleği bırakmak zorunda kalacaklarına ve ürünleri zararına sattıklarını belirtirken, bir yandan tarladaki ekinlerini bedavaya dağıtan veya tepki göstermek için yollara döken üreticilere dair haberler geliyor. Üreticiden tüketiciye gelene dek ürünlere kat ve kat zam gelirken, 6 yıl önce Berat Albayrak’ın gündeme getirdiği “hal yasası”nın, neden hala uygulanmadığını Sabah gazetesi gündeme getirdi. Mevlüt Tezel’in “6 yıl oldu! Hal yasası neden çıkmıyor?” başlıklı yazısı şu şekilde:
“Çiftçilerin isyanından haberdar mısınız?
Örneğin Konya’da çiftçilik yapan ziraat mühendisi vatandaş “Domatesin maliyeti 5.5 lira.
Hal çetesinin bana verdiği teklif 5 lira. Bu domates sizin mutfağınıza 25 liraya gelecek” diye isyan ediyor.
Urfa’da Antep fıstığı üreticisi “Tarlada fıstığın kilosu 70 TL ama siz 600 TL’ye alıyorsunuz” diyor.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel bile hükümete yüklenmek yerine “Tarlaya gittim sordum, taze fasulyenin kilosu 8 TL. Eşim pazarda 120 TL’ye alıyor. Nakliye ve giderlerle izah edilmez bu” diyor.
Balıkesir’den Konya’ya, Maraş’tan Bandırma’ya birçok ilde çiftçi, köylü isyanda. Traktörleriyle yolları kapatıyorlar, protesto gösterileri yapıyorlar.
Mahsullerinin tarlada kaldığını, ürünlerini ürettikleri fiyata bile satamadıklarını, aracı firmaların ve fabrikaların yok pahasına ürünlerini aldıklarını söylüyorlar.
Önerilen paraya kızıp kamyon dolusu kavun karpuzunu halka bedavaya dağıtanlar da var.
Tehlikenin farkında mısınız? Ürettiğinin karşılığını alamayan hatta ürettiği fiyata satamayan çiftçi ekim yapmazsa seneye gıda krizi yaşanabilir!
Tarlada ucuz olan ürünün pazar, manav ve marketlerde yüksek fiyata satılmasını çok tartıştık.
Konya’dan küçük Hollanda’nın tarımda Türkiye’den fazla kazanma örneğini vermek artık klişe oldu!
Sahi ne oldu yeni Hal Yasası?
REÇETESİ YAZILDI
Berat Albayrak Hazine ve Maliye Bakanı olduğu 2018 yılında soğan, patates fiyatları anormal yükselince üreticiden tüketiciye direkt köprü kuran, çiftçinin sırtından geçinenleri devre dışı bırakan Tanzim Satış noktaları kurulmuştu.
Başta “Devlet patates, soğan mı satar” diye dalga geçenler olmuştu.
Oysa hedef ürünün tarladan markete, manava kadar geliş sürecinde fiyatları anormal artıranlar devre dışı bırakılırsa hem çiftçi hem de tüketicinin bu işten kazançlı çıkabileceğini göstermekti.
Ve bunda da başarılı olunmuştu. O süreçte marketler tarım ürünlerinde hemen ciddi fiyat indirimleri yaptılar.
Albayrak daha sonra soruna kesin çözüm bulmak için yeni Hal Yasası çalışmasını başlattığını şöyle açıklamıştı:
“Hal Yasası çok yakın süreçte Meclis gündemine gelecek. İnşallah artık komisyonculuk tarihe karışacak ve yeni haller, yeni satış imkânları sağlanacak. Lojistikteki kayıpların önüne geçeceğiz. Bu yasal düzenlemeyle dünyada örneği olmayan modeli çalışıyoruz.”
Albayrak görevinden ayrıldıktan sonra Hal Yasası sanki unutuldu!
Ne zaman bu köşede “Ne oldu hal yasası” diye sorsak, “Çıktı çıkacak” deniyor ama çıkan bir yasa yok. Sabah yazarı Melih Altınok geçtiğimiz ay çiftçiden 1,5 TL’ye alınan limonun tezgâhta nasıl 80 TL olduğunu sorgularken Tarım Bakanlığı’na yeni Hal Yasası’nın akıbetini sormuştu.
Tarım Bakanlığı yetkilileri de “Biz üretimden, üreticiden sorumluyuz. Sonrasındaki ticari süreç Ticaret Bakanlığı’nın alanı. Hal Yasası konusu Ticaret Bakanlığı’nda” demişti.
Sorun belli, çözümü de belli.
2018’de Albayrak tedavi için reçeteyi de yazmıştı. Peki, bu yasa altı yıldır neden çıkmıyor?
Yoksa komplo teorileri gerçek mi? Vatandaşa ucuza alışveriş yaptıracak, çiftçinin sırtından beslenenleri devre dışı bırakacak ve enflasyonun düşmesini sağlayacak Hal Yasası’nın çıkmasını istemeyenler mi var?
Elbette hem çiftçiyi hem de tüketiciyi soyan, gıda piyasasını manipüle edenler var!
Onların arkasında da ülkelerin tarım politikalarına bile karışan, çiftçiyi ekilecek tohumdan atılacak gübreden ilaca kadar kendine bağlayan kartel olmuş küresel şirketler de olabilir!
Hal Yasası acilen çıkmalı. Çiftçi üretemezse seneye gıda fiyatları uçar!”